logo
13 TEMMUZ 2025

Savaş bahane, yaptırım şahane!

07.05.2022 00:00:00

Rusya-Ukrayna arasında 24 Şubat'tan bugüne süregelen savaş aslında hiç yaşanmayabilirdi. Eğer ABD, diğer Batılı ülkeler ve NATO, Ukrayna ve Rusya'yı kışkırtmamış olsaydı, 2014'te imzalanan Minsk Anlaşması uygulansaydı, Ukrayna ve Rusya başka ülkeleri araya sokmadan kendi çıkarları doğrultusunda adımlar atsalardı mutlaka bir ortak nokta bulunurdu ve gerilim asla savaşa dönüşmezdi.

Peki, ABD'nin başını çektiği Batılı ülkeler neden yangına körükle gittiler ve bir savaşın olması için neden şartları zorladılar?

Esasen bunun cevabını Fransız siyasetçi Le Pen, 2015 yılında Ren TV'ye verdiği röportajda söylüyordu: Bugün dünyada ekonomik modellerin savaşı yaşanıyor, ABD'nin dayattığı kapitalizm ile Rusya'nın uyguladığı vatansever model arasında…

Evet, Batının kapitalist sistemi çökmüştü, Milli Paralarla Ticaretin yaygınlaşmasıyla ABD en büyük sömürü aracı olan dolar hakimiyetini kaybetmişti.

Başta Rusya ve Çin olmak üzere 4.5 milyar nüfusa sahip, dünya kaynaklarının çoğuna sahip, üretim ve tüketim merkezi noktasına gelen BRICS birliği ülkeleri bu güçlerini, 2006 yılından itibaren kısmen, 2013'ten sonra da tümüyle uyguladıkları Milli Ekonomi Modeli'nden almışlardı. 

ABD, kapitalist sistemini ve dolar hakimiyetini kurtarmak için Rusya ve Çin'e yönelik ekonomik yaptırımları devreye koydu ama bunda başarılı olamadığı gibi uyguladığı yaptırımlar kendisini vurdu. Üstelik yaptırımlar konusunda diğer Batılı ülkeleri tam anlamıyla kendi yanında göremedi. Çünkü bu ülkelerin de BRICS devletleriyle ticari faaliyetleri ve hatta bağımlılıkları vardı.

Başta Almanya, Fransa gibi AB ülkelerini yanına çekebilmek için çok güçlü bir tehdit algısı oluşturulması gerekiyordu. İşte bu tehdit algısı Rusya-Ukrayna gerilimi üzerinden oluşturuldu. Diplomasi ile rahatlıkla çözülebilecek olan gerilim, kışkırtmalarla bir savaş ortamına dönüştürüldü. Ve bu savaş tüm Avrupa ülkelerini tehdit ediyor algısı oluşturuldu.

Esasen Batı'nın Rusya'ya karşı Ukrayna kartı bugün ortaya çıkmış bir konu değil. Bakın Prof. Dr. Haydar Baş, gazetemizde yayımlanan 12 Temmuz 2016 tarihli, "NATO konsepti değişmiyor, ya Türkiye?" başlıklı yazısında neler ifade diyor:  

"İki gün süren NATO Liderler Zirvesi, Türkiye için yine bir 'hiç' olarak sona erdi.

Tam tersine, Doğu kanadını Rusya'yı caydırma maksadı ile güçlendirme kararının alınması bölgemizin yine ısınabileceğini gösteriyor…

Konuşmalar, NATO üyesi dahi olmayan Ukrayna'nın karşı karşıya bulunduğu sorunlarla şekillendi. Tıpkı bir önceki NATO toplantısında olduğu gibi… Gerçekten Ukrayna'nın toprak bütünlüğünün veya halkının önemsendiğine kaç kişi inanabilir?"

Evet, Prof. Dr. Baş'ın 2016 yılında altını çizdiği bu gerçek bugün gün yüzüne çıktı; Ukrayna kartı açıldı, bölge savaşla ısındı ve Batı bunu Ukrayna'nın toprak bütünlüğünü ve halkını önemsediği için değil, tamamen kendi çıkarları için yaptı. 

Tabiri caizse, Batı'nın çıkarları, kapitalist sistemi ve yeniden dolar hakimiyeti kurulabilmesi için Ukrayna halkı ve Ukrayna kurban edildi.

Peki, ABD ve beraberindekiler bu arzu ettikleri hedeflerine gerçekten ulaşabilecekler mi? Bizler zaten birçok yazımızda bunu başaramayacaklarını belirtiyoruz ama dilerseniz bu sorunun cevabını yine Batılı bir kuruluş versin.

Almanya'nın önde gelen ekonomik araştırma kuruluşu Dünya Ekonomi Enstitüsü (IFW), Rus ekonomisinin yaptırımlar sebebiyle yıkılmayacak kadar güçlü olduğunu ve uzun sürecek bir savaşı kaldırabileceğini açıkladı.

IFW yetkilisi Rolf Langhammer, AB'nin Rusya'ya petrol ambargosu uygulama planlarına ilişkin şu açıklamayı yaptı: "Batı'nın sert yaptırımları karşısında, Rusya'nın Ukrayna savaşında kısa süre içinde geri adım atacağını ummak, hayal kırıklığı yaratabilir. Gerek bütçesi gerekse yapısal özellikleriyle Rus ekonomisi, kendi kendine yetme üzerine kurulu bir sistem. Savaş ekonomisinin uzun bir direnç gösterebilmesi için gereken ön koşullar mevcut."

Rolf Langhammer, Rusya'nın döviz rezervlerinin çok güçlü olduğunu ifade etti. IFW'nin araştırmasına göre, Rusya'nın kamu borçları, Gayri Safi Yurt İçi Hasıla'nın (GSYİH) yüzde 20'sine denk. Bu oran, diğer ülkelerle karşılaştırıldığında oldukça düşük. IFW'nin araştırmasında, "neoliberal" olarak tanımlanan özel sektörün her alana hakim olması ve hizmet sektörünün geniş yer tutması, Rusya'da olmayan bir durum. Rusya'nın neoliberal ekonomi yerine kamucu ekonomiyi benimsemiş olması, yaptırımlardan daha az zarar görmesine ve uzun süreli bir savaşa girecek kadar tasarruf etmesine yardımcı oldu. Rusya'nın kamucu anlayışı ve ekonomiye doğrudan müdahalesi, enflasyonun artışını engelledi.

Dünya Ekonomi Enstitüsü'nün (IFW) bütün bu açıklamaları açıkça gösteriyor ki; Rusya'nın 2005 yılında tanıştığı, 2006 yılında üç yıllık kalkınma planına aldığı, 2008 yılında Milli Paralarla Ticaret formülünü uyguladığı, 27 Şubat 2013 yılında sahibini Duma'sına davet ederek 6 saat konuşturduğu, bu tarihten sonra da kanunlaştırarak uyguladığı Prof. Dr. Baş'ın Milli Ekonomi Modeli Rusya'yı tüm yaptırımlardan koruyor.

Demek ki IFW'nin dediği gibi tüm yaptırımları bertaraf edebilmek ve güçlü bir devlet anlayışını ortaya koyabilmek için neoliberal ekonomiden uzak durmak gerekiyor, diğer ifadeyle Milli Ekonomi Modeli'nin uygulanması gerekiyor.

Türkiye olarak gerçekleri görmek için daha ne olması lazım? Çözüm için acilen Milli Ekonomi Modeli demeliyiz ve bu eşsiz modeli uygulayacak olan Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) kadrolarını ve Lideri Hüseyin Baş'ı baş tacı etmeliyiz.

Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Yorumlarınızı paylaşın

--
 
Murat Çabas / diğer yazıları
Sahel kuşağında çatışma sarmalı
Kurak topraklarda kırılgan gelecek
AB'den, Trump'a gümrük resti:
'Çıkarlarımızı korumaya hazırız'
Tayvan Boğazı’nda gölge savaş
Tayvan teknoloji ve egemenlik arasında sıkıştı
Gazze'ye bomba yağıyor
Son 48 saatte 250 noktaya hava saldırısı
'AK Parti, MHP ve DEM olarak bu süreci birlikte pişireceğiz'
Erdoğan beklenen konuşmasını yaptı
Arktik’te sessiz rekabet
Buz ülkesinde gerilim yükseliyor
Rusya-Ukrayna cephesinde yeni dönem
Elektronik savaşın yükselişi
Çiftçiye şimdi de kuraklık darbesi
'Yüzde 85'lere varan verim düşüklüğü var'
Çalışma hayatında işler karışık
'Sessiz istifa' yaygınlaştı!
"SDG, YPG'dir. YPG, PKK'nın bir türevidir"
ABD'nin Ankara Büyükelçisi Barrack lafı dolandırmadı
Güçlü alternatif aranıyor
Küresel sistemde doların ipi çekiliyor
Oysa sınav hiç de kolay değildi
LGS'de rekor sayıda birinci şaşırttı
"Böylesini hiç görmedim!"
Texas'taki sel felaketi iklim değişikliğine inanmayan Trump'ı şaşırttı
Bolu Belediye Başkan Yardımcısı savunma yaptı
Kartalkaya davası devam ediyor
ABD Dışişleri Bakanlığı 1300'ü aşkın personelini işten çıkardı
"Yeniden yapılanmanın bir parçası"
Sahel kuşağında çatışma sarmalı
Kurak topraklarda kırılgan gelecek
AB'den, Trump'a gümrük resti:
'Çıkarlarımızı korumaya hazırız'
Tayvan Boğazı’nda gölge savaş
Tayvan teknoloji ve egemenlik arasında sıkıştı
Gazze'ye bomba yağıyor
Son 48 saatte 250 noktaya hava saldırısı
'AK Parti, MHP ve DEM olarak bu süreci birlikte pişireceğiz'
Erdoğan beklenen konuşmasını yaptı
Arktik’te sessiz rekabet
Buz ülkesinde gerilim yükseliyor
Rusya-Ukrayna cephesinde yeni dönem
Elektronik savaşın yükselişi
Çiftçiye şimdi de kuraklık darbesi
'Yüzde 85'lere varan verim düşüklüğü var'
Çalışma hayatında işler karışık
'Sessiz istifa' yaygınlaştı!
"SDG, YPG'dir. YPG, PKK'nın bir türevidir"
ABD'nin Ankara Büyükelçisi Barrack lafı dolandırmadı
Güçlü alternatif aranıyor
Küresel sistemde doların ipi çekiliyor
Oysa sınav hiç de kolay değildi
LGS'de rekor sayıda birinci şaşırttı
"Böylesini hiç görmedim!"
Texas'taki sel felaketi iklim değişikliğine inanmayan Trump'ı şaşırttı
Bolu Belediye Başkan Yardımcısı savunma yaptı
Kartalkaya davası devam ediyor
ABD Dışişleri Bakanlığı 1300'ü aşkın personelini işten çıkardı
"Yeniden yapılanmanın bir parçası"
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2025

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.