Osmanlı Devleti'nin kuruluş felsefesi, yalnızca askerî veya siyasî bir yapılanmaya dayanmaz; onun temelinde Ehli Beyt anlayışı hâkimdir. Anadolu'nun manevi mimarı Hünkâr Hacı Bektaş-ı Veli, bozulmuş düzeni onarmak ve birliği sağlamak için "Bir olalım, iri olalım, diri olalım" diyerek Osmanlı'nın ruhunu şekillendirmiştir.
Devletin hem askerî hem de manevî omurgasını güçlendirmek için Yeniçeri Ocağı kurulmuş, manevî rehberlik ve ruh terbiyesi görevi ise Bektaşi tekkelerine verilmiştir. Osmanlı'nın ruhu, Şeyh Edebalı'nın hikmeti ve Ehli Beyt terbiyesiyle yoğrulmuş, Yörük-Alevî Türkmen köklerinden doğan bu devlet; askerî disiplin ile adalet ve kardeşlik anlayışını bir araya getirerek güçlenmiştir.
Hacı Bektaş-ı Veli, Yeniçeri Ocağı'nın manevi kurucusu olarak Osmanlı'nın askerî ruhunu beslemiş, Anadolu'daki Bektaşi tekkeleri ise devletin hem askerî hem kültürel yapısına manevî bir kimlik kazandırmıştır. Osman Gazi'nin kayınbabası Şeyh Edebali ise Ehli Beyt terbiyesiyle İslâm ahlakının özünü temsil eden bir eren olarak Osmanlı ideolojisinin temelini oluşturmuştur.
Bu nedenle Osmanlı'nın erken dönem yönetimi; adalet, tevazu, paylaşım ve hizmet gibi tasavvufî değerlerle iç içe geçmiştir. Bektaşilik felsefesi doğrultusunda şehzadelerin yemin töreni ve kılıç kuşanma merasimleri, hem Bektaşi erkânına hem de askerî nizama dayanırdı. Yeniçeriler "Pir Hünkâr Hacı Bektaş-ı Veli'nin evlatları" sayıldıklarından bu törenlerde Kur'an, tuz, su ve ekmek gibi semboller mutlaka bulunurdu. Bu unsurlar; adaletin, sadakatin, dostluğun, paylaşımın ve ihanet etmemenin temsiliydi.
Kılıç kuşanma: Adalet
Kılıç kuşanma töreni, padişahların tahta çıkışı sırasında yapılan en önemli merasimlerden biridir. Yeni padişah, Eyüp Sultan Türbesi'nde Osman Gazi'nin kılıcıyla kuşatılır; bu, adaletle yönetme yemini ve ilahî adaletin simgesidir. Ayrıca Şehzadeler de sancak beyliğine atanırken, serdarlar sefere çıkmadan önce kılıç kuşanarak yetki ve sorumluluk alırlardı.
Osmanlı'da kılıç kuşananlar adaletin ve hakikatin kılıcını kuşanır. Kılıç kuşanma merasimi kuruluşlundan 1826 yılına kadar hem Yeniçeri Ocağı'na hem de Bektaşi erkânına dayalı olarak uygulanmıştır. 1826'daki Vak'a-i Hayriye ile Yeniçeri Ocağı kaldırılmış, Bektaşi tekkelerine Nakşibendi kayyumlar atanmıştır; bu, Osmanlı'nın manevî ve askerî omurgasına ağır bir darbe olmuş. Alınan karala adaletin ve hakikatin kılıcını kuşanılmaz olmuştur. Bu dönemden sonra çürüyen Osmanlı'da hızlıca batışa geçmiştir.
Osmanlı'da Kılıç kuşanma merasimi metni
Kılıcı kuşanan, sağ elini Kur'an'a, sol elini kılıca koyarak şöyle yemin ederdi:
"Bismillahirrahmanirrahim. Bu kılıcı Hakk'ın adıyla kuşanırım. Niyetim zulme set, mazluma destek olmaktır. Hakk'ın adaletini yeryüzünde tesis etmeye, halkı koruyup emaneti ehline vermeye, nefsimle savaşmaya, hak yolundan sapmamaya, Hakk'a, Peygamber'e ve Ehli Beyt'e sadakatten ayrılmamaya, milletin birliği, devletin dirliği için mücadele etmeye ant içerim. Gerçekler demine, Pir gayretine, Ya Ali Huuû!"
Ardından Yeniçeri Başı toplum huzurunda şöyle nida ederdi:
"Ey Muaviye ümmeti! Ey Düşmanı Muhammedi! Siz küfranı, biz şükranı; siz bir taraf, biz bir taraf! Hak'tan yana olan bellidir, Hakk'ın nuru Ehli Beyt üzerinedir!"
Bu hitap, sadece bir söz değil; Ehli Beyt'in hak ve rehber oluşunun, adaletle hükmetmenin ve Hakk'a sadakatin sembolüdür. Kılıç kuşanma merasimi, böylece yalnızca bir tahta çıkış töreni değil, devletin manevî istikametini belirleyen bir yemin ve bir diriliş anıdır.
Ehl-i Beyt nefesiyle yoğrulan devlet
Osmanlı'da yemin ve kılıç kuşanma törenleri, devletin düzenini, meşruiyetini adaletini, doğruluğu, dürüstlüğü ve Hakkı savunuculuğu ortaya koyardı. Şehzade Mustafa gibi isimler, bu merasimlerde yalnızca bir şehzade değil; adalet ve doğruluğun timsali olarak görülürdü.
Yeniçeri Ocağı ve Bektaşi tekkeleri Osmanlı'yı yüzyıllar boyunca ayakta tutmuştur
Hünkâr Hacı Bektaş-ı Veli'nin "Eline, beline, diline hâkim ol" düsturu üzerine inşa edilen bu düzen, Yeniçeri Ocağı ve Bektaşi tekkeleri sayesinde Osmanlı'yı yüzyıllar boyunca ayakta tutmuştur. Ancak 1826'daki gelişmelerle bu manevî damar kopmuş ve Osmanlı'nın çöküş süreci hızlanmıştır.
Tarih bize bir kez daha gösteriyor ki, devleti ayakta tutan temel Ehli Beyt yoludur. Hakikat, Ehli Beyt'te yaşamaktadır. Bu yolu rehber edindiğimizde doğru yoldayız; ondan saptığımızda ise tarih yeniden uyarır.
Birlikte dirlik: 86 milyonun gücü
Türkiye hepimizin evidir. Bu evde huzurla yaşayabilmek için, geçmişten ders çıkarıp 86 milyon yüreği tek bilek hâline getirmeliyiz. Osmanlı'nın dünyaya hükmetmesini sağlayan sır, Yeniçeri Ocağı disiplininde ve Bektaşiliğin kardeşlik ruhunda gizlidir.
O ruh, farklı inanç ve kimlikleri aynı gaye etrafında birleştiren sevgi, adalet ve hoşgörü anlayışıdır. Bugün bu mirasa sahip çıkmak; ayrışmak yerine birleşmek, ötekileştirmek yerine kucaklaşmak demektir. Unutmayalım: Bir olursak iri oluruz, diri oluruz; birlikten uzaklaşırsak tarih uyarır. Bu toprakların gerçek gücü, Ehli Beyt nefesiyle yoğrulmuş kardeşlik ruhundadır.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
İsmail Çetin / diğer yazıları
- Ehl-i Beyt nefesiyle yoğrulan Osmanlı: Yemin ve kılıç kuşanma geleneği / 09.11.2025
- Türk milleti adına samimi ittifak / 17.10.2025
- Fenerbahçe için en büyük kazanım: Mourinho’nun gidişi / 30.08.2025
- Ülkemiz Milli Ekonomi Modeli’nin net çözüm sunduğu sorunlarla boğuşuyor / 03.05.2025
- Geç kalmadan İsmail Kartal gelmeli / 24.10.2024
- Alevilik yol, Bektaşilik tariki medeniyettir / 16.10.2024
- Atatürk’ümüzü de, dinimizi de rahat bırakın / 05.09.2024
- İmam Hüseyin Hak adına Kerbela’ya gitmiştir / 18.07.2024
- Fenerbahçe’miz kazandı / 11.06.2024
- Ülkemizin manevi başkenti Hacıbektaş’tır / 26.12.2023
- Türk milleti adına samimi ittifak / 17.10.2025
- Fenerbahçe için en büyük kazanım: Mourinho’nun gidişi / 30.08.2025
- Ülkemiz Milli Ekonomi Modeli’nin net çözüm sunduğu sorunlarla boğuşuyor / 03.05.2025
- Geç kalmadan İsmail Kartal gelmeli / 24.10.2024
- Alevilik yol, Bektaşilik tariki medeniyettir / 16.10.2024
- Atatürk’ümüzü de, dinimizi de rahat bırakın / 05.09.2024
- İmam Hüseyin Hak adına Kerbela’ya gitmiştir / 18.07.2024
- Fenerbahçe’miz kazandı / 11.06.2024
- Ülkemizin manevi başkenti Hacıbektaş’tır / 26.12.2023


















































































