logo
16 NİSAN 2024

Geçmişe doğru bir gezinti

28.08.2006 00:00:00
Ağustos, özellikle milli tarihimiz açısından önemli bir aydır.Müslüman Türk milletine Anadolu'nun kapılarını açan 1071 Malazgirt zaferi bu ayda kazanılmıştır ve bu yıl 935. yıldönümünü iftiharla idrak ediyoruz. Bundan tam dokuz yüz otuz beş yıl evvel, siz buna yuvarlak hesap bin yıl deyin, cennet mekan dedemiz Sultan Alparslan; Malazgirt ovasında mağlup ettiği düşman ordusunun baş komutanını esir almış fakat yanında kaldığı müddetçe esir muamelesi değil başkomutan muamelesi yapmış, özel çadır kurdurarak orada ağırlamıştır.Bin yıl sonra bu gün, Irak'ta, Afganistan'da, Filistin'de, Lübnan'da sergilenen vahşet ve dehşet sahnelerini görünce, topyekun Batı medeniyetinin,  İslam medeniyetinden en az bin yıl geride olduğunu rahatlıkla söyleye biliriz. Özellikle de Filistin halkının seçtiği vekillerin ve yerel yöneticilerin İsrail zindanlarında olduğunu düşündükçe, İslamsız ve Müslümansız bir dünyanın topyekun insanlığın zindanı olacağını söylemek hiç de abartı sayılmamalıdır. Ağustos, takvimler yirminci yüzyılın ilk çeyreğinin sonlarını gösterirken; 1071'in intikamını almak için Anadolu coğrafyasına üşüşen Romen Diyojen'in torunlarının, Sultan Alparslan'ın torunları ile bir kez daha karşılaşıp, bir kez daha ağızlarını paylarını aldıkları ve geldikleri gibi gittikleri çok önemli bir zaferimizin de yıldönümüdür.Bütün bunların detaylarını öğrenmek isteyenler için sayamayacağımız kadar kaynaklarımız mevcut, özellikle de "Şu Çılgın Türkler"i gençlerimize tavsiye ediyoruz.Bu yazıda, asıl maksadım maziye doğru bir gezinti yaparak, bugün dahi izahını yapamadığım bazı hususların altını çizmek ve tartışmaya açmak.Mesela; lise öğrencisi olduğumuz yıllarda, 1978'in Ağustos ayında, İstanbul'un büyük camilerinden birinde, kılınan öğle namazına müteakip okunan Kur'an ayetlerinden sonra, mihraptaki imam efendinin söze şöyle başladığını hatırlıyorum: "Değerli kardeşlerim! Bilindiği gibi, Ağustos, ecdadımızın zaferle süslediği, hem bizim hem de dünya tarihi açısından çok önemli olayların cereyan ettiği bir aydır. Ceddimiz Sultan Alparslan tarafından Anadolu kapıları Müslüman Türk milletine bu ayda açılmıştır. Yine haçlı dünyası adına bağrımıza kadar sokulan şımarık Yunan ordusuna nihai darbe bu ayda vurulmuş, topraklarımız haçlılardan temizlenmiştir". Bu giriş cümlesi bittiğinde, camideki cemaatin dörtte üçünün boşaldığını gördüm.Giderken de, hocaefendiye sert bakışlar yönelttiklerini ve etraftakiler duyacak kadar söylendiklerini iyi hatırlıyorum.Yaklaşık otuz yıl geçmiş fakat cevabını bulamadığım sorular yerli yerinde duruyorlar:Vakit namazını cemaatle kılacak kadar dikkatli olan fakat Ağustos'un zafer ayı olduğu, Sultan Alparslan'ın Bizans ordusunu yendiği, Sakarya Meydan Muharebesinin sonunda kazanılan zaferle haçlıların kovulduğu tarzındaki söylemden rahatsız olan ve bir anda camiyi boşaltan bu cemaat.hangi iklimde yetişmişti? Hangi fikri cereyanın etkisinde kalmış insanlardı? İftihar edilmesi gereken tablolardan adeta utanan bu insanlar hangi fikri ve siyasi ekollerden besleniyorlardı?Bir başka örnek; 1983 yılında, bugün BTP'nin Genel Başkanlığını yürüten sayın Prof. Dr. Haydar Baş'ın gayretleri ile yayın hayatına başlayan İcmal Dergisi'nin, ilk sayısından itibaren hem yazarları arasında hem de dağıtan, abone yapanlar arasında olduğumu iftiharla her zaman söylerim. Eylül'de yayına başlayan dergi, takip eden Temmuz ya da Ağustos sayısında, Türk ordusunun Kıbrıs zaferini anlatan ve yer yer alkışlayan bir başyazı yayınlamıştı. İşte o sayıyı, İstanbul/Eminönü civarında,Yeşil Direk-Tahtakale'de satıyoruz, abone yapıyoruz. Girdiğimiz iki dükkandan biri, dergiyi uzattığımız iki kişiden biri, dudak büküyor, surat asıyor ve Türk ordusunun zaferinden söz edilemeyeceğini anlatmaya çalışıyordu. Bu insanlar, camide hocayı protesto edenlerle aynı ekolden miydiler, aynı kaynaktan mı besleniyorlardı bilemiyorum ama o sayıyı satarken hayli zorlandığımızı iyi hatırlıyorum.Bu günden şöyle geriye doğru biraz dikkatli bakınca sanki; bir el, dinin arkasına sığınarak, dini ön plana çıkararak bu milletin gençliğini milli tarihinden, milli mefahirinden uzaklaştırıcı söylemler geliştirmiş, torunları, dedelerinin başarılarıyla dalga geçecek bir zihni sefalete sürüklemiş olduğunu hissediyoruz. Bu ekolün, bu okulun öncüleri, öğretmenleri kimler idi, ne yapmak istiyorlardı, hala aynı görevlerine devam ediyorlar mı? Bütün bunlar da ayrı ayrı araştırma konuları.
 
Aziz Karaca / diğer yazıları
Metin Cihan'dan İsrail'le ticaret konusunda yeni belge
'Bize yalan söylediler'
Altınok'u memleketinde bile geride bıraktı
Yavaş AKP'nin kalelerini de yıktı!
Tarladaki fiyatı 7 liraya kadar düştü
Enkaz kentte bereketli hasat
Uğur Dündar'dan 'babalık davası' hakkında açıklama
'Benim için konu kapanmıştır'
Yapılmaması gereken 5 yanlış
AKP'ye kurtuluş reçetesi yazdı
31 Mart sonuçları da masada olacak
Seçim sonrası ilk kabine toplantısı
2 metrelik engerek yılanı görüntülendi
Isırığı bir insanı öldürmeye yetiyor
İran korkusu geçti, katliam devam ediyor
İsrail ordusu camiyi bombaladı
Otomobil dereye uçtu
Araçtaki 5 kişiden 4'ü öldü
İlginç ayrıntı
İran'ın hava sahası açık ancak...
Piyasa durgun
Fındığın kilosu 4 doların altında
Ya intikam peşinde koşarlarsa...
Almanya'nın İsrail'e desteğinin öteki yüzü
Aslan zor deplasmanda farklı kazandı
Barış attığı gollerle yıldızlaştı
AK Parti’de teşkilatlarında tasfiye tedirginliği
Yenilginin faturası kime kesilecek?
AKP ve MHP 10 aydır engelliyordu
Çoğunluk gitti engelleme bitti
Metin Cihan'dan İsrail'le ticaret konusunda yeni belge
'Bize yalan söylediler'
Altınok'u memleketinde bile geride bıraktı
Yavaş AKP'nin kalelerini de yıktı!
Tarladaki fiyatı 7 liraya kadar düştü
Enkaz kentte bereketli hasat
Uğur Dündar'dan 'babalık davası' hakkında açıklama
'Benim için konu kapanmıştır'
Yapılmaması gereken 5 yanlış
AKP'ye kurtuluş reçetesi yazdı
31 Mart sonuçları da masada olacak
Seçim sonrası ilk kabine toplantısı
2 metrelik engerek yılanı görüntülendi
Isırığı bir insanı öldürmeye yetiyor
İran korkusu geçti, katliam devam ediyor
İsrail ordusu camiyi bombaladı
Otomobil dereye uçtu
Araçtaki 5 kişiden 4'ü öldü
İlginç ayrıntı
İran'ın hava sahası açık ancak...
Piyasa durgun
Fındığın kilosu 4 doların altında
Ya intikam peşinde koşarlarsa...
Almanya'nın İsrail'e desteğinin öteki yüzü
Aslan zor deplasmanda farklı kazandı
Barış attığı gollerle yıldızlaştı
AK Parti’de teşkilatlarında tasfiye tedirginliği
Yenilginin faturası kime kesilecek?
AKP ve MHP 10 aydır engelliyordu
Çoğunluk gitti engelleme bitti
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.