Geçenlerde eve giderken yol kenarında, bez bir afiş dikkatimi çekti. Büyük harflerle "KAMPANYA" diye başlıyordu. Bu başlık benim gibi birçok vatandaşında ister istemez ilgi alanına giriyor. Nasıl girmesin ki! Bu ekonomik koşullarda ev geçindirmek için, temel ihtiyaçlarımızı karşılamak için market, market dolaşıyoruz. Kampanyaları takip ediyoruz. Günlük indirime giren ürünleri arıyoruz. Büyük marketler de; "Değerli müşterilerimiz! Şu fiyata satılmakta olan X marka zeytinin fiyatı 10 dakikalığına şu fiyata indirilmiştir. Hayırlı alışverişler dileriz" anonsunu duymak için bekliyoruz. Eee kişi başına 8500 dolar düşen bir ülkede başka nasıl geçinilir ki?Ama bu kampanya o türden değil. Bir özel dershanenin kampanyası. 8. sınıflar için 1.200 TL, 7. sınıflar için 1.050 TL, 6. sınıflar için 950 TL bunları okuyunca hafif bir tebessüm oluştu yüzümde. Allah, Allah sınıf mı satıyor bunlar demek geldi içimden.Yok, yok sınıf filan satılmıyor. Bilgi satılıyor. Devletin asli görevlerinden olan ve millete bedava sunması gereken eğitim ve öğretimi, birileri parayla sunuyor millete. Bunun sebebi, devletin hemen hemen her alanda olduğu gibi eğitim alanında da yetersiz kalması ve bu açığı birilerinin para karşılığı doldurması.Peki devletin bu kadar okulu var, eğitmeni var. Nasıl ve neden yetersiz kalınıyor? Devlet bu hizmeti sunmuyor mu? Diye bir soru akla gelebilir. Eğer ülkemizdeki ilköğretim ve lise çağındaki öğrencilerin çok büyük bir çoğunluğu dershanelere gidiyor, özel ders alıyorlarsa demek ki devlet bu görevini yerine getiremiyor.İnsan olarak düşünmeden edemiyorum; Devlet okullarında görevli bir eğitimci ile dershane veya özel okullarda görevli bir başka eğitimci bekli de aynı fakültenin hatta aynı sınıfın öğrencileri olarak okuyup, aynı bilgileri öğrenip, öğretmen oldular. Birisi devlet okulunda göreve başladı, diğeri özel okul veya dershanede. Peki, sorun ne o zaman?Sorun eğitim politikasında, mantığında, anlayışında, sisteminde ve de altyapıda. Öyle bir sistem oluşmuş ülkemizde ki, adeta herkes ekonomik gücü nispetinde eğitim hizmetlerinden az veya çok faydalanır olmuş. Yani paran varsa iyisini alırsın. Yoksa verileni alırsın. Okumayacaksan da hava alırsın. İşin bir ilginç tarafı da bu farklı ortamlarda öğrenim gören öğrencileri aynı ortamda yarışa sokarak, onları yarıştırmak, gelecek için doktorlar, avukatlar, siyasiler vs. yetiştirmek. Bu sistemin ne kadar adil olduğuna siz karar verin.Eğitimdeki bir başka boyut da uygulanan, verilen eğitimin mantığı. Bizler çocuklarımızı hangi mantıkla neye göre eğitim almalarını istiyoruz. Bu isteğimiz eğitim kurumları tarafından karşılanabiliyor mu? Bunu cevabını almak için şöyle bir çevremize bakmamız yeterli olacaktır. Öğrenciler arasında sigara, alkol, uyuşturucuyla tanışma veya kullanma oranları yüzde seksenlerle ifade edilir olmuş. İdealsiz, başıboş, gündelik zevkler peşine koşan bir gençlik meydana gelmiş.Ama biz böyle olsun istemedik, savunması asla ve asla kabul edilemez. Evet, biz böyle olsun istedik. Devlet olarak, millet olarak kendi medeniyetimize sırtımızı dönüp, kültürümüzden utanır hale gelip, başka medeniyet ve kültürleri taklide kalkışmamız bu isteğimizin delilleridir, şahitleridir. Suçlu veya sorumlu tek değil, hepimiziz. Bu sorunları düzeltecek olan da yine bizleriz? Ama nasıl düzeltiriz, sorularının cevabını Sosyal Devlet-Milli Devlet tezinden devam yazımızda verelim? (Devam edecek)
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Akın Aydın / diğer yazıları
- Saadettin Saran, Rümeysa, Nedim Şener ve diğerleri / 24.12.2025
- Raporlar DEM’i bozdu / 22.12.2025
- Saha, söylenenleri doğrulamıyor / 21.12.2025
- Erdoğan ve Bahçeli bu noktaya nasıl geldi? / 20.12.2025
- ‘Haydar Baş haklıymış’ dediğin zaman çok geç olacak / 19.12.2025
- 2026 bütçesinin Türkçe meali: ‘Halktan alıp zengine veriyoruz’ / 18.12.2025
- Bölücülerin sözlerine Devlet Bahçeli imzayı da attı / 16.12.2025
- Erdoğan: ‘Asgari ücretle ilgili bir sürpriz yapabiliriz’ / 15.12.2025
- Milletin gerçeklerini görmeniz için daha ne olması lazım? / 14.12.2025
- ‘Türkiye hukuk devletidir’ iddiası ispata muhtaç / 13.12.2025
- Raporlar DEM’i bozdu / 22.12.2025
- Saha, söylenenleri doğrulamıyor / 21.12.2025
- Erdoğan ve Bahçeli bu noktaya nasıl geldi? / 20.12.2025
- ‘Haydar Baş haklıymış’ dediğin zaman çok geç olacak / 19.12.2025
- 2026 bütçesinin Türkçe meali: ‘Halktan alıp zengine veriyoruz’ / 18.12.2025
- Bölücülerin sözlerine Devlet Bahçeli imzayı da attı / 16.12.2025
- Erdoğan: ‘Asgari ücretle ilgili bir sürpriz yapabiliriz’ / 15.12.2025
- Milletin gerçeklerini görmeniz için daha ne olması lazım? / 14.12.2025
- ‘Türkiye hukuk devletidir’ iddiası ispata muhtaç / 13.12.2025




















































































