Başbakan Tayyip Erdoğan'ın Amerika seyahatı, küresel çapta tam bir politik tiyatro olarak geçti.Prof. Orhan Kural acaba Guennes Rekorlar kitabına geçmesi için tutanak tuttu mu bilemiyorum; ama tutmalıydı.Tiyatronun ilk sahnesi toplumun dikkatlerini üzerine topladı.Erdoğan, Türkiye'de en Amerikancı kendilerinin olduğunu ilan ve ispat kabilinden Amerikancılıkta CHP'ye çamur attı.Bence ayıp etti? Washington'a beraber gittiği heyette Birgen Keleş gibi CHP'nin ağır topları vardı çünkü.Adam yemekte, yolda ve değirmende belli olur derler atalarımız.Erdoğan'ın ABD ziyaretinde beraber oldukları şu kadar CHP'li varken, CHP'ye dil uzatmasını yadırgadım doğrusu.PKK hususunda, Kıbrıs meselesinde ve Suriye ve İran'a ilişkin bölgesel atraksiyonlar bağlamında ahım şahım bir ilerleme kaydedilmiş değil; işin bu yanını sayfadaşım M. Emin bey değerlendirsin. Ben maydanoz skandalını irdeleyeceğim.Ben bu gezinin erkekler bazında başarılı, kadınlar bazında fiyasko ile neticelendiğini düşünüyorum.Bush, Erdoğan'ı Oval Ofis'te sıcak bir biçimde karşıladı.Kapı önüne iki sandalye atıp şöyle ilişelim demedi.Erdoğan, daha uçakta iken dostum Bush, stratejik müttefikim Bush, ortağım Bush diye mersiyeler dizerken; Bush da Oval Ofis'te sevda türküsü türünden bazı notlar alıyormuş, paperlar üzerinde yanık yanık çiziktiriyormuş? Beyazsaray geleneğine uygun olarak bilmem kaç yıl sonra Nixon'un mektubu gibi açıklanacakmış. Daha ne olacaktı?Bu arada Erdoğan'ın uçağı yeni olduğu için biraz hızlı varmış Washington'a? Bush, kendisini karşılayacakmış ama o kalem-paperlar arasına, notları arasına sızıvermiş, karşılamaya gidememiş.Sahi Başbakan Erdoğan'ı kim karşıladı uçaktan inerken?Biz, bu Amerikalılar için kaç km. kırmızı halı, pardon özel asfalt döşemiştik yollara.Hadi Bush karşılayamadı, Beyazsaray'da bir tane de adam mı yok tu ki, yalnız başına indi. Allah'tan Bakanımız Vecdi Gönül vardı orada da, Erdoğan'ı karşıladı.Hepsinden önemlisi, Bush Bush, Erdoğan'ın mahdumu Bilal'i ve kerimeleri Esra ve Sümeyye'yi sordu. Yetinmedi, Emine hanımı sordu. Erdoğan da Bush'a eşi Laura Bush ve kızları Jenna ile Barbara'yı sordu. İşte Türkiye tam bu esnada tarihinin en büyük açılımını elde etti, stratejik ortaklıklar teyid edildi. İş, zaten burada bitti, gerisi siyasi seremoniydi.Bush, şu bizim Laura, Emine gelmedi dedi, getirmedin mi diye biraz da aile dostu gibi payladı Erdoğan'ı. Ama Erdoğan, Bushların aile düzeni bozulmasın diye, kaç saatlik yoldan Emine'yi getirmesine rağmen First Lady Laura Bush'un kendisini kabul etmediğini, görüşmediğini söylemedi.Söylemedi çünkü; Bushların aile düzeninin bozulması dünyanın düzeninin bozulması demekti, stratejik ortaklığımızın riske girmesi demekti. Erdoğan tam bir basiret örneği göstererek, Laura hanım bizimkilerle görüşmedi filan demedi, çaktırmadan geçiştirdi. Erdoğan döndükten sonra bakalım Bush'un yüzü kızaracak mı?Ekranlardan takip edelim.Bu yüzden ben hanımefendiler bağlamında tam bir fiyasko yaşandı dedim.Laura hanım nerdeymiş efendim; çiftlikteki maydanozlarına öğle üstü çok güneş vurmuşmuş da, onları sulamaya gitmiş. Bir de Yeni Dünya ağaçları varmış da onlar da solmaya yüz tutmuşmuş; bu sebeple yeni dünya düzenini rayına oturtmak için bahçeye çıkmışmış, Emine Erdoğan'la bu sebeple görüşememiş.İşte bu yakışmadı First Lady'ye.Herkes onu Först Lady Laura diye niteler ama bu olaydan sonra artık First'i, Först değil First diye okumak lazım gelir. Çok ayıp etti çünkü.Şu kadar yoldan gelen bir misafire solgun maydanozları kadar kıymet vermeyen, bir çay ikram etmeyen bir bayan, kimin hanımı olursa olsun, ancak first'tir. Medeniyet Türk Milleti'nde dediğimizde dudak bükenlerin kulakları çınlasın? Seyahatin, kayda değer en ciddi ve en önemli olayları bunlar.Başka ne mi oldu diyorsunuz; fötrden tavşan çıktı vesselam?
A. Faik Nabi / diğer yazıları
- Nuriye nenemin ağzından Atatürk / 10.11.2015
- Nesli ve ekini yok eden asıl fitne bunlar / 04.01.2013
- Buzun üstünde açlık dansı / 07.02.2010
- AKP, ülkeyi parasızlığa mahkum ederse / 05.02.2010
- Almanya AB'yi komaya soktu / 08.09.2009
- Erdoğan'ın "gel-git" vaziyeti patinaj mı, taktik mi? / 29.08.2009
- Sadece "fındık"tan değil, bu gidişle her şeyimizden olacağız! / 31.07.2009
- TRT'de bazı işgüzarlar var! / 30.06.2009
- Vakit'in çelebisinin sponsoru kim'! / 18.06.2009
- Bir lokmanın gücü / 29.04.2009
- Nesli ve ekini yok eden asıl fitne bunlar / 04.01.2013
- Buzun üstünde açlık dansı / 07.02.2010
- AKP, ülkeyi parasızlığa mahkum ederse / 05.02.2010
- Almanya AB'yi komaya soktu / 08.09.2009
- Erdoğan'ın "gel-git" vaziyeti patinaj mı, taktik mi? / 29.08.2009
- Sadece "fındık"tan değil, bu gidişle her şeyimizden olacağız! / 31.07.2009
- TRT'de bazı işgüzarlar var! / 30.06.2009
- Vakit'in çelebisinin sponsoru kim'! / 18.06.2009
- Bir lokmanın gücü / 29.04.2009