logo
25 NİSAN 2024

Avrupa kararını verdi

31.05.2005 00:00:00
Avrupa Birliği önce içeride çöktü. "Halka hürriyet getireceğiz ama bu, ülkedeki  dengeler sebebi ile olmuyor. AB ile bireber olursak bu işi beraber çözeriz" söylemi bugün bitmiş durumda.AİHM'nin "başörtüsüne tutsaklık Apo'ya özgürlük" kararları bunu tüm çıplaklığı ile gözler önüne serdi.Tek projesi AB olan, ya da bir AB projesi olan AKP için zor günler başladı.Avrupa Birliği hiçbir tartışmaya bırakmayacak şekilde kapıları kapatıyor. Abdullah Gül'ün 17 Aralık tarihi için "bu bir hukuki süreçtir" demesi paniğin ipuçlarını veriyor. Görünen o ki AB, hükümetin eline verdiği oyuncağı dahi geri isteyebilir.Vatandaş ise burnundan soluyor. 3 yıldan sonra rahatlık gelecek söylemi tükenmiş durumda. Ancak hükümeti bekleyen esmer günlerin tek sebebi de bu olmayacak.***Avrupa Birliği projesi içe dönük olduğu kadar dışa dönük olarak da çökmüş durumda.Fransa'nın %55 ile " Anayasa'ya hayır" demesi -hiç kimsenin kuşkusu olmasın- AB'yi alt üst edecektir. Hiç kimse bundan sonra şu ana kadar devam eden şekli ile bir AB beklemesin.Tüm harçlar yeniden karılacak ve yeni bir AB modeli ortaya konulacaktır. Bu model "büyüyen değil, derinleşen bir AB" olacaktır. Yani Avrupa Birliği kendi içinde 2-3 katagoriye ayrılacak, Fransa ve Almanya derin Avrupa'yı oluştururken, diğerleri bu iki ülkenin etrafında halkalanacaktır.Bunun anlamı şudur: Avrupa Birliği "Fransa ve Almanya" demekle eşdeğer bir konuma gelecektir. Sözün kısası şu : 29 Mayıs Fransa referandumu öncesi ile sonrası aynı olmayacaktır. Türkiye'ye kapılar zaten kapalıydı ama artık bu süreç bir kez daha zırhlı bir kaplamaya bürünmüştür. Hiç bir aklı başında insan artık Türkiye'nin AB üyeliğinden falan söz edemez. Bu macera burada sona ermiştir.***Peki Fransızlar niye böyle bir karar aldılar. Yeni Anayasa aslında Fransa'ya, geçmişe oranla daha iyi temsil imkanları getiriyordu.Buna rağmen halk yeni AB düzenine hayır dedi. Peki ama niçin?1- Fransızlar AB anayasasını ve bu anayasa ile kurulmaya çalışılan yeni düzeni bir ABD senaryosu olarak görüyorlar. Düşünüyorlar ki genişleme politikaları ABD'nin eseri ve bu büyüme çekirdek Avrupa'yı oluşturan Fransa'nın gücünü sınırlıyor.İşte AB'ye yeni alınan Polonya'nın durumu. ABD ne isterse onu yapıyor. Bir AB ülkesi olmaktan çok, ABD eyaleti gibi çalışıyor. Yani yeni bir İngiltere durumu söz konusu.Bu koşullar altında temsil olarak Fransa'nın ağırlğının  %9'dan %13'e çıkması önemli değil. Yani iktidar olup, muktedir olmama durumunu Fransızlar kabul etmiyor.2- Fransa kendisini Avrupa'nın lider ülkesi olarak görüyor. Avrupa'yı ABD'nin değil Fransa'nın şekillendirmesini istiyor. Çünkü AB fikrinin entellektüel ve siyasi temellerini Fransa'da attılar ve şimdi bunun meyvesini toplamak istiyorlar. Zaten geçmişten bu tarafa da hep "ayrık" bir tutuma sahip oldular.Soğuk savaşın en cafcaflı günlerinde De Gaulle, Nato'nun askeri kanadından çıkmakta tereddüt etmemişti. Şimdi De Gaulle'ün çocukları dedelerinin izinden yürüyorlar.3- Avrupa'da "öteki" kavramı hep varolmuştur. Öteki meselesi o kadar önemlidir ki Avrupa tarihinin en önemli bölümlerinde "mezhep savaşları" yer alır. Yani adamlar bırakınız farklı dini kültürü, mezhep farklılığını dahi kabul etmiyor, bunun için yüzyılar süren mezhep savşları yapıyorlar.Bu koşullar altında Fransa için Bulgaristan, Romanya eşit koşullarda üye olamaz. Olsa olsa bu ülkeler Fransız'a, Alman'a hizmet edebilir, pazar olabilir.4- Fransızları hayıra iten en önemli nedenlerden birisi ise Türkiye'nin konumu... Hükümetin düşük yoğunluklu AB sürecine rağmen Fransızlar şunu ortaya koydular:"Türkiye'nin adını bile duymak istemiyoruz!"Burada altı çizilecek nokta şu: Türkiye aday değil, bir süreç içinde tutulmasına rağmen Fransızlar kapısını kapattılar. Niye, çünkü şuur altında "öteki" inancı var ve en küçük ihtimal dahi onları deli etmeye yetiyor.Yani Kıbrıs Rumlarının refleksi var Fransızlar da.KKTC'yi teslim ediyorsun ama yine de endişe ediyorlar. Bu adamlar sonradan da olsa uyanırlar da bizi rahatsız ederler diye... Konforlarını kaybetme korkusu da diyebiliriz.Şunun da altını çizmek gerekiyor: Türkiye'nin üyeliğine ilişkin doğrudan doğruya bir referandum olsa idi hayır oranı %90'ın altına düşmezdi. Çünkü burada Türkiye'nin aday üyeliği doğrudan değil, dolaylı bir argüman olarak gündemi işgal etti. Şayet bu Türkiye'nin %100 tartışıldığı bir referandum olsa idi herşey çok daha farklı olurdu.Hayır oylarının psikolojik arka planına dair şifrelerde bunlar var.Daha çok su alacak bu pilavı tartışmaya devam edeceğiz.
 
Ahmet Erimhan / diğer yazıları
Şehirde göz gözü görmüyor
Çöl tozu İzmir'i teslim aldı
57. Alay Vefa Yürüyüşü düzenlendi
Her şey 109 yıl önceki gibi
31 Mart sonrası anketi
CHP yine birinci parti mi?
14 yaşındaki katil zanlısı tutuklandı
4 yaşındaki Sultan vahşice öldürüldü
Kınalı kuzular dedelerinin yolunda yürüdü
"Dedeciğim ben geldim"
Atatürk'ün Anzak annelerine yazdığı mektup okundu
Anzak Koyu'nda Şafak Ayini
Polisin alkollü sürücü ile imtihanı
44. seferde üflemeyi başardı
' Saray'la müzakere edilmez, mücadele edilir'
Zamanlaması manidar uyarı
Kameranın âlâsı üretildi
Ambargolar ASELSAN'ı kamçıladı
Vergi böyle toplanmaz
Eski Bakan Çelebi'den sert eleştiriler
'Tüm Almanya seçimdeki büyük başarınızı biliyor'
Steinmeier, Yavaş'a böyle dedi
Trabzonspor'un eski başkanı vefat etti
Evinde ölü bulundu
Bakan'ın sözlerine tepki gösterdi
'Tam bir Düyûn-ı Umûmiye sistemi'
İlk 3 ayda harcamaları yüzde 120 arttı
CHP: Tasarruf Saray'dan başlasın
Pentagon'dan Irak'a: Bölgedeki ABD güçlerini koru
Hem işgalci, hem koruma istiyor!
Şehirde göz gözü görmüyor
Çöl tozu İzmir'i teslim aldı
57. Alay Vefa Yürüyüşü düzenlendi
Her şey 109 yıl önceki gibi
31 Mart sonrası anketi
CHP yine birinci parti mi?
14 yaşındaki katil zanlısı tutuklandı
4 yaşındaki Sultan vahşice öldürüldü
Kınalı kuzular dedelerinin yolunda yürüdü
"Dedeciğim ben geldim"
Atatürk'ün Anzak annelerine yazdığı mektup okundu
Anzak Koyu'nda Şafak Ayini
Polisin alkollü sürücü ile imtihanı
44. seferde üflemeyi başardı
' Saray'la müzakere edilmez, mücadele edilir'
Zamanlaması manidar uyarı
Kameranın âlâsı üretildi
Ambargolar ASELSAN'ı kamçıladı
Vergi böyle toplanmaz
Eski Bakan Çelebi'den sert eleştiriler
'Tüm Almanya seçimdeki büyük başarınızı biliyor'
Steinmeier, Yavaş'a böyle dedi
Trabzonspor'un eski başkanı vefat etti
Evinde ölü bulundu
Bakan'ın sözlerine tepki gösterdi
'Tam bir Düyûn-ı Umûmiye sistemi'
İlk 3 ayda harcamaları yüzde 120 arttı
CHP: Tasarruf Saray'dan başlasın
Pentagon'dan Irak'a: Bölgedeki ABD güçlerini koru
Hem işgalci, hem koruma istiyor!
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.