Sayın Devlet Bahçeli'nin 'bebek katiline umut kapısını' açması ve 'sözümün arkasındayım' sözleriyle pekiştirmesi birilerine hem umut oldu hem de birçok kapılar açtı.
Sayın Bahçeli'nin açtığı kapıdan sonra artık Türkiye'nin beyni Ankara ve Türkiye'nin kalbi İstanbul başta olmak üzere birçok ilimizde 'Kürdistan' sloganları atılıyor.
PKK'ya, siyasi ve sosyal uzantılarına ait medya ve sosyal medya hesaplarından Türk askeri, Türk polisi, Türk devleti aleyhine kin, nefret akıyor ve dünyaya yayılıyor.
Batman'da, PKK sempatizanları, "Biji Serok Apo" sloganları atarak polise saldırıyor.
Güvenlik güçlerinin şiddet kullandığı iddiası ile masumiyet profili çiziliyor.
Diyarbakır barosu, Şeyh Sa'it'e hain, diyenler hakkında dava açıyor.
AKP'li Mehmet Metiner: 'PKK'ya sağladığımız bu şansı niye Hizbullah'tan esirgeyelim' sözleri ile yeni bir başlık açıyor.
Kafatasçı, din, iman ve kültürden yoksun Kürtçüler, yurt dışında aynen Ermeniler gibi faaliyetler göstererek bu devlet ve millete karşı kamuoyu oluşturuyorlar.
Ve yüksek sesle, 'doğu bizim, batıya da ortağız' sesleri yükseliyor.
Bu kapıları açan Sayın Bahçeli arabesk şarkılar eşliğinde antika otomobilleriyle Ankara'da gezerken gelen tepkilere MHP Genel Sekreteri İsmet Büyükataman: "Devlet aklından bir haber ve siyasi rant peşinde ömürlerini tüketen zavallıların Sayın Genel Başkanımızın ve MHP'nin duruşunu idrak edememiş olmalarına şaşırmıyoruz" şeklinde cevap verdi.
Bizde şaşırmadığınıza şaşırmıyoruz zaten.
Son gelişmelerin adını ise MHP'nin kurucusu Alparslan Türkeş'in oğlu AKP Milletvekili Tuğrul Türkeş koydu;
'Birçok medya mensubu arkadaşımız, konuya nasıl baktığımızı ve değerlendirmelerimizi sordu.
Söylenenleri dinledik, yazılanları okuduk. Olayları daha serinkanlı ve objektif olarak değerlendirdiğimizde benim vardığım sonuç; Türk siyasetinde bir SÜPERNOVA olayının yaşanmasıdır' cevabını verdi.
Süpernova nedir, diye baktım: Enerjisi biten büyük yıldızların şiddetle patlaması durumuna verilen isim, olarak tanımlanıyor.
Türkeş yanlış safta çok doğru bir tespit yapmış. Nasıl mı?
Hatırlayın! 2019'da Trump ne demişti?
"Şu an Türkiye'nin saldırısı altında olan bölgede askerlerimiz bulunmuyor. Şimdi Türkler Kürtlere saldırıyor ve her iki taraf 200 yıldır birbiriyle savaşıyor."
Bugün İsrail'in yeni Dışişleri Bakanı Gideon Saar ne diyor?
"Kürt halkı büyük bir ulus ve bizim doğal müttefikimizdir. Kürtler, İran ve Türk baskısının kurbanları. Onlara ulaşmalı ve bağlarımızı güçlendirmeliyiz."
Sayın Erdoğan'ın geçen yıl SİHA'mız düşürüldüğünde, "Türkiye'nin bir insansız hava aracını ABD düşürüyor. İnsansız hava aracını ABD düşürürken bu Türkiye şu anda NATO'da Amerika'nın ortağı değil mi? Bunu neyle izah edeceğiz… Suriye'de bugün 20'nin üzerinde Amerika'nın üssü var. Suriye'de Amerika'nın üslerinin ne işi var' sözlerinizi hatırladınız mı?
İşte o üslerden olan Haseke'deki hava üssüne bugünlerde ABD kargo uçakları askeri mühimmat taşıyor. Bölgeye bir de hava savunma sistemi kuruluyor. (Not: Esad kardeş iken Suriye'de ABD üssü yoktu.)
Sınır illerimizde planlı göç sonrası oluşan yeni demografik yapı ve meydana gelen olaylar ortada.
Sınırın Suriye tarafında askerimizin olduğu bölgede yaşanan ve söylenenler ortada.
Suriye'ye harekat planı
Sayın Erdoğan ise; "İnşallah önümüzdeki dönemde sınırlarımız boyunca oluşturduğumuz güvenli bölgenin eksik kalan halkalarını da tamamlayacağız. Bir başka ifadeyle terör örgütleriyle ülkemiz sınırları arasındaki irtibatı tamamen keseceğiz.
Böylece ülkemizin siyasi ve ekonomik yol haritasını terör örgütleri üzerinden istedikleri gibi yönlendiren emperyalistlerin ve bölgemizdeki kuklalarının 40 yıllık oyununu ilanihaye bozacağız" diyor.
CHP ise devleti, Türk milletini unutmuş, DEM'in derdine düşmüş vaziyette.
Böylesi bir ortamda olası bir harekatın, hem sınır ötesinde hem de ülkemiz içinde nasıl sonuçlar doğuracağını umarım herkes hesap etmiştir.
Hesap etmeyenler için Sayın Erdoğan'ın, 'Suriye'ye hava harekâtı yetmez. Kara harekatı şart' diye, ABD'ye seslendiği günlerde Merhum Prof. Dr. Haydar Baş, Sayın Erdoğan'a, 'bu yoldan dönmesini, bugün Esad'ı suçlayanların yarın aynı başlıklarla kendisini de suçlayacaklarını' dile getiriyordu.
Dünde sormuştum
Sayın Erdoğan'ın, 'emperyalistlerin ve bölgemizdeki kuklalarının 40 yıllık oyununu ilanihaye bozacağız' dediği emperyalistler ve kuklaları kim?
ABD, İngiltere, Fransa, Almanya, İsrail bahsedilen emperyalistler mi?
Kukla denilenler; Suud-i Arabistan, Katar, Irak, Mısır, Kuveyt, BAE, Mısır ve diğerleri mi?
Peki, Türk siyaseti ve ülkemizi 22 yıldır yöneten irade bu havuzun neresinde?
- Erdoğan ile Esad empatisi yapalım mı? / 05.12.2024
- Ahmaklığın bu kadarı da fazla ama / 04.12.2024
- Abdullah Öcalan, Bahçeli’den de, Erdoğan’dan da basiretliymiş / 02.12.2024
- Sosyal devlet ancak BTP ile mümkün / 01.12.2024
- Sosyal devletten demokratik krallığa / 30.11.2024
- Kıbrıs’a NATO kılıfı / 29.11.2024
- Jennifer Lopez, Sudeysi, Kabe ve Erdoğan / 28.11.2024
- AKP ve MHP, Türkiye’nin gerçek düşmanını perdeliyor / 27.11.2024
- Tam bağımsız Türkiye için vakit tamam, söz konusu vatandır / 25.11.2024