logo
19 MART 2024

Temel gıdalarda tehlike çanları!

28.01.2021 00:00:00
'Temel gıdalarda tehlike çanları!' seslendirme dosyası:

Gıda fiyatlarındaki astronomik artış, vatandaşların ceplerini yakıyor.

TÜİK'in rakamlarına göre gıda fiyatlarındaki yıllık artış yüzde 20,6'ya, bağımsız kuruluşlarca yapılan araştırmalarda yüzde 30'lara dayandığı ifade ediliyor.

Bazı temel ürünlerde ise yüzde 80'lere varan fiyat artışları söz konusu.

Siyasilerimiz "enflasyonla mücadele" adı altında marketlerde ve pazarlarda fiyat denetimlerini sıklaştırırken, fiyat baskılamasıyla enflasyon düşürülmeye çalışılırken, elbette ki bu işin tek sorumlusunun perakende satıcılar olmadığını ifade etmeliyiz.

TOBB, TESK, TÜSİAD ve MÜSİAD tarafından önceki gün yayımlanan "Türkiye'nin önceliği fiyat istikrarı" başlıklı ortak açıklamada enflasyonla mücadele konusunda hükümete destek verileceği belirtildi. Bu ortak açıklamanın siyasilerimizle yapılan birebir görüşmelerin hemen akabinde gerçekleşmesi birçok soru işaretlerini barındırıyor.

Öncelikle şunu belirtmeliyiz ki, "enflasyonla mücadele" hedefi yanlış, ayrıca bu mücadeleyi zincirin en son halkasından başlamak yanlış. Ülkemizde tarım, gıda ve hayvancılık sektörlerinde, işin başından sonuna kadar hatalar silsilesi yaşanmaktadır. Dolayısıyla çözüme işin başından başlanmazsa hiçbir mesele çözülemez.

Dünyaca ünlü Milli Ekonomi Modeli'nin sahibi Prof. Dr. Haydar Baş, yıllardır ülkemizde olan enflasyonun "maliyet enflasyonu" olduğunu vurgulamaktadır.

Mevcut siyasilerimiz daha bu konuyu bile kavrayamadıkları halde, enflasyonla mücadeleden bahsediyorlar. Enflasyon bir canavarsa –ki öyle tarif ediliyor- bu düşmanı tanımak en başta yapılması gereken şey değil midir?

Ülkemizdeki enflasyonun yani fiyat artışlarının en temel sebebi maliyetlerdeki artıştır. En büyük maliyet de finanstadır. Tarım köylüsü üretim için ihtiyaç duyduğu finansı, bankalardan ya da tarım kredi kooperatiflerinden elde etmektedir. Eğer sicili temizse, yani batık kredi borcu yoksa bu paraya en az yüzde 30-40 faiz ile ulaşabilmektedir.

Dahası, siyasilerimizin uyguladığı yanlış ekonomi politikaları sebebiyle tüm tarım girdileri, yani tohumu, gübresi, ilacı, elektriği, mazotu hep ithaldir ve bunların fiyatları hem zamlardan hem de döviz kurlarındaki artıştan direkt olarak etkilenmektedir.

Örneğin gübre. Son 1 yılda gübre fiyatları yüzde 80 arttı.

Kamuya ait olan gübre fabrikaları kapatılıp özelleştirilince çiftçi "serbest piyasa"nın çarkları içinde büyük fiyat artışlarına maruz kaldı.

Bakın, Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Başkanı Baki Remzi Suiçmez bu konuda neler söylüyor: "Bugün kamuya ait gübre fabrikalarının kapatılıp özelleştirilmesinin yıkıcı sonuçlarını yaşıyoruz. İGSAŞ kamuya aitken piyasayı düzenler, fiyatların bu kadar artmasına engel olurdu. Önce gübre fabrikaları kâr edemez hale getirildi, sonra ya satıldı ya da kapatıldı. Çiftçi serbest piyasanın yıkıcı etkilerine terk edildi."

Bugün Türkiye'de üre gübresinin tek bir üreticisi kalmış durumda: İstanbul Gübre Sanayi A.Ş.(İGSAŞ). İGSAŞ'ın üretimi Türkiye'nin tüketiminin sadece yüzde 15'ini karşılayabiliyor, gerisi ithal ediliyor.

Üre ithal edilen ülkelerin Kasım'dan beri her hafta fiyat artırdığı, tedarik ile ilgili sorunlar yaşandığı belirtiliyor. Bugün itibarıyla Türkiye'nin 300 bin ton üre gübresi açığı bulunuyor.

Fiyat artışlarında diğer önemli bir etken ise, üreticiden tüketiciye zincirin son derece uzun ve maalesef bozuk olması.

Tarım köylüsü faizle borçlanarak, büyük maliyetlere katlanarak, doğal afetlere maruz kalarak, oldukça zor şartlarda ürününü üretiyor; çoğu zaman da bu maliyetler ve sorunlar karşısında sahipsiz kalıyor, eziliyor. Kamuya ait kurumlar, bu ürünlerin oldukça azını satın alıyor, geri kalan serbest piyasanın acımasız şartlarına bırakılıyor.

Tarım ürünlerinin günümüzde borsa gibi, altın, döviz gibi spekülatif bir para kazanma aracına dönüşmesi serbest piyasada stokçuluğu da beraberinde getirdi.

Çiftçiden ürünleri ucuz fiyata alan aracılar, bu ürünleri piyasaya kontrollü bir şekilde sürerek, fiyatların şişmesine neden oluyorlar. Üreticiden tüketiciye fiyatlardaki uçurumun temel nedenlerinden birisi bu. Zincir çok uzun ve spekülasyona oldukça açık.

Nakliye, mazot, vergi, her aracının karı, depo kiraları ve daha nice maliyetler eklendiğinde üreticide 2 TL olan ürün tüketiciye 8 TL olarak sunuluyor.

Bir de buna ithal ürün etkisi de var. Siyasilerimiz, üretici fiyatlarını baskılayalım gerekçesiyle en temel ürünlerde bile ithalat kapısını açtılar, hem de sıfır gümrükle.

Döviz ucuzken cazip gibi görünen bu yöntem, gerek kurların katlanarak artması, gerekse pandemi şartlarından dolayı, üretici ülkelerin ihracat şartlarını ağırlaştırması sebebiyle bize pahalıya mal oldu. Ayrıca ithalat yapılınca yerli üretici de ciddi manada zarar gördüğünden, ülkemizdeki tarım da büyük darbe yedi.

ZMO'ya göre Türkiye'de buğday ekim alanları 2000 yılında 9,4 milyon hektar iken, 2005'te 8,5, 2010'da 8,1, 2015'te 7,8, 2019'da 6,8 milyon hektara düştü. 

Siyasilerimiz Rusya'dan ithalata güveniyorlar ama Rusya önceki gün aldığı bir kararla, 1 Mart'tan itibaren buğday ihracat vergilerini 2 katına çıkardı. 

Artık her ton için 50 euro vergi alacak.

Zamanla daha iyi göreceğiz ki, ithalatın maliyeti, yerli üretimden kat kat fazla olacak.

Hem ülkemizde, hem de dünyadaki gidişat, bundan sonra tarım ürünlerine çok daha pahalıya ulaşacağımızı gösteriyor. Bu bir ulusal güvenlik meselesidir ve çözümü tüm konulardan daha fazla aciliyet gerektirmektedir.

Önümüzde görünen tek çözüm de, Rusya'yı dünyada bir numaralı tahıl ihracatçısı haline getiren Milli Ekonomi Modeli'dir ve bu eşsiz Modelin dört dörtlük tarım politikalarıdır. 

Bu Modelin bugün şifrelerini bilen Bağımsız Türkiye Partisi ve BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş'ı, baş tacı etme zamanıdır. İş işten geçmeden, daha ağır bedeller ödemeden.

 
Murat Çabas / diğer yazıları
"Akıllı tarım uygulamalarıyla verimi 40'a katlayacağız"
BTP İstanbul Adayı Cihan Erdoğanyılmaz
İsrail duyuru yapmadan Refah'a saldırı başlattı
Çok sayıda Filistinli hayatını kaybetti
AB'den fanatik Yahudilere yaptırım kararı
İsrailli bakandan 'genişletme' çağrısı
'Açılış' adı altındaki mitingler Meclis gündeminde
Maliyeti ne kadar?
Geçen hafta alan kaybetti
Bitcoin'de sert düşüş başladı
Davul çalan kendini başka ilçede buluyor
Bu mahallede yüz yıllardır davul çalınmıyor
Yüklü miktarda para ve külçe altınla yakalandı
FETÖ'den aranıyordu
İhracat azalıyor, ithalat katlanıyor
Sorun derinleşiyor, atölyeler kapanıyor
'Önce Atamızdan sonra Türk halkından özür dilesin'
Aytekin Şef'ten AKP'li başkana çağrı
Bir ayda 145 bin 480 emekli maaşı harcandı
Emekliye cefa, Saray'a sefa!
Rıza göstereceği tek 'darbeyi' açıkladı
'Ben o darbeye teslim olurum'
'Kazanamazsam geleceğimi düşünmem gerekir'
TİP'in Zan kararının perde arkası
MOSSAD Başkanı ve HAMAS lideri masada
Esir takası müzakereleri başladı
Filistinlilerin arazisine mahkeme el koydu
Gasp devam ediyor
Para sayılan ofisin sahibi avukatın ifadesi
'3 saat boyunca para getirdiler'
"Akıllı tarım uygulamalarıyla verimi 40'a katlayacağız"
BTP İstanbul Adayı Cihan Erdoğanyılmaz
İsrail duyuru yapmadan Refah'a saldırı başlattı
Çok sayıda Filistinli hayatını kaybetti
AB'den fanatik Yahudilere yaptırım kararı
İsrailli bakandan 'genişletme' çağrısı
'Açılış' adı altındaki mitingler Meclis gündeminde
Maliyeti ne kadar?
Geçen hafta alan kaybetti
Bitcoin'de sert düşüş başladı
Davul çalan kendini başka ilçede buluyor
Bu mahallede yüz yıllardır davul çalınmıyor
Yüklü miktarda para ve külçe altınla yakalandı
FETÖ'den aranıyordu
İhracat azalıyor, ithalat katlanıyor
Sorun derinleşiyor, atölyeler kapanıyor
'Önce Atamızdan sonra Türk halkından özür dilesin'
Aytekin Şef'ten AKP'li başkana çağrı
Bir ayda 145 bin 480 emekli maaşı harcandı
Emekliye cefa, Saray'a sefa!
Rıza göstereceği tek 'darbeyi' açıkladı
'Ben o darbeye teslim olurum'
'Kazanamazsam geleceğimi düşünmem gerekir'
TİP'in Zan kararının perde arkası
MOSSAD Başkanı ve HAMAS lideri masada
Esir takası müzakereleri başladı
Filistinlilerin arazisine mahkeme el koydu
Gasp devam ediyor
Para sayılan ofisin sahibi avukatın ifadesi
'3 saat boyunca para getirdiler'
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.