Türkiye'nin kalkınması için yabancı sermaye gerekli midir?Birileri diyor ki, "Yabancı sermaye gelsin yatırım yapsın", "Biz beceremiyoruz, onlar yapsın", "Kaynağımız yok, onlara ihtiyacımız var", "Ülkede kriz çıkmaması için yabancı paranın girmesi gerek" ve bunları çoğaltabiliriz.Mevcut iktidarımızın kanaati de bu yönde.Yabancı sermaye geliyor, ama ülkemizin hayrına değil.Ağırlıklı olarak sıcak para şeklinde geliyor. Yani borsa, bono, mevduat için. Faizler yüksek, kur farkı da devreye girince ciddi karlar elde ediliyor.Merkez Bankası'nın açıklamalarına göre şubat sonu itibariyle, toplam sıcak para miktarı 48.7 milyar dolar. Sadece son bir yılda giren sıcak para, net 19.8 milyar dolar. Oldukça büyük rakamlar.Bu parayla para kazanma yöntemleri, 1 yılda ne kazandırmış bir misalle açıklayalım.Mayıs 2004'te 1000 dolar bozdurarak elde ettikleri 1492 YTL' yi, bir yıl boyunca İMKB'de değerlendirenler bu parayı Mayıs 2005 sonunda 2203.7 YTL' ye çıkardı. Bu para Mayıs 2005'teki kurdan dolara çevrildiğinde 1626 dolara denk geldi.Buna göre, son bir yılda Borsada tutulan sıcak paranın dolar bazındaki getirisi yüzde 62.6'yı buldu.1000 dolar koyuyorsun, 1 yıl sonra 1626 dolar olarak geri alıyorsun. Korkunç bir kar, hem de emek harcamadan.Peki, bu 626 dolar farkı kim ödüyor? Tabii ki benim süt, ekmek almakta bile zorlanan garip vatandaşım.Hükümetimiz bu sıcak paraya oldukça sıcak bakıyor. Vergi koyarak kaçırmak niyetinde değil.Maliye Bakanı Kemal Unakıtan bakın ne diyor:"Sıcak paraya vergi mergi koymayacağız. Herkes bilsin; ne dalgalı kurdan vazgeçeceğiz ne de gelen paradan vergi alacağız. Senin ekonomin kötü ise vergiyi koyduğunda gelmeyecek mi o para? Senin faizlerin yüksekse, mama dağıtıyorsan, gelecek onlar da gagalayacak."Hükümet yetkililerimizin en azından gagalandığımızın farkında olması da güzel, ama sonucu değiştirmiyor.Yabancı sermaye sadece sıcak para olarak mı geliyor? Hayır. Hakkını vermek lazım azıcık da olsa yatırım yapıyor. (2004 yılında gayrimenkul satışları hariç 1,2 milyar dolar. 2005 yılı hedefi ise 4,5 milyar dolar)Yalnız, bu yatırım Batıya toz kondurmayan ekonomistlerimizin beklediği gibi değil. Yani ülkemizde olmayanı üretmek, batmakta olanı kurtarmak, ülke ekonomisine artı bir değer katmak için gelmiyor.Bu yatırım, sanayiimizin bel kemiği olan Erdemir'i, Tüpraş'ı, Petkim'i, Seydişehir Alüminyum Tesisleri'ni, iletişim ve istihbaratımızın bel kemiği olan Türk Telekom'u, ülkedeki bütün para hareketlerini kontrol etmekle mükellef olan bankalarımızı satın almak için geliyor.Yani yabancı sermaye, ülkemizde helikopter, F-16, uydu üretmek için gelmiyor, zaten ürettiğin yassı çeliğin karını kapabilmek ve senin sanayiini kontrol edebilmek için geliyor.Hükümetimiz de "Eyvallah, buyurun sizindir" diyor, her türlü engeli kaldırıyor.Son olarak Adalet Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, Türkiye'ye yabancı sermayenin gelişini hızlandırmak gerektiğini vurguladı ve hükümet olarak bankacılıkta yabancı sermayeye sıcak baktıklarını ve bankacılık sektöründeki yabancı sermaye oranıyla ilgili hiçbir sınırlama olmaması kararı aldıklarını açıkladı.Peki, Ziraat Bankası ve Halkbank gibi bankaların hali ne olacak? Buradan kredi almak zorunda olan çiftçimiz, köylümüz ne olacak?Biz, bankalarımızı uluslar arası, iştahı kabarık müttefiklerimizin(!) sofrasına sunarken AB ülkeleri bu kadar cömert mi?Hollanda bankası "ABN AMRO", İtalya'da tarım kesimini kredilendirmek için kurulmuş bölgesel bir banka olan "Banca Antonveneta"yı satın almaya çalışıyor. "Banca Antonveneta"nın hisse senetlerinin yaklaşık yüzde 30'una sahip olan bir başka küçük mahalli banka, bu ortaklık payıyla bankanın yönetimine hâkim. Yönetim kurulu üyelerinin tamamını belirleyebiliyor."ABN AMRO" ise, bugüne kadar hisse senetlerinin yaklaşık yüzde 21'ini ele geçirmiş. Fakat azınlık statüsü nedeniyle yönetim kuruluna tek bir üye bile sokamıyor. "ABN AMRO"nun azınlık statüsünden kurtulabilmesi mümkün değil. Çünkü "İtalyan Merkez Bankası" daha fazla hisse senedi almasına izin vermiyor.Biz AB'ye gireceğiz diye her şeyimizi kurtlar sofrasına koyalım, AB'nin üye ülkeleri burunlarından kıl aldırmıyor. Yani kendilerini gagalatmıyor. İğnede bize batıyor, çuvaldız da. Hep yontulan biz oluyoruz.Kısaca, yabancı sermaye ya oturduğu yerden para kazanmak, ya da zaten kar eden stratejik kurumlarımıza el koymak için geliyor.Gerçekten böyle bir yabancı sermayeye ihtiyaç var mı? IMF ve AB politikaları dışında projesi olmayan AKP hükümeti için ihtiyaç var, çünkü yabancı sermaye girmeyince borcu sürdüremez, cari açığı kapatamaz ve kriz olur.Fakat Milli ekonomi Modeli'nin sahibi olan Prof Dr. Haydar Baş ve BTP kadrolarına göre yabancı sermayeye ihtiyaç yok.Haydar Bey'e göre bırakın yabancı sermayeye ihtiyaç duymayı, kendi TL'mizi dünya parası yapmalıyız. Bunun için projesi var, kadrosu var. (Yarınki yazımda buna değineceğim)Bir lider başkalarının değerlerini, parasını ülkesine transfer eden değil, kendi dilini, parasını, dinini, kültürünü dışarıya ihraç edendir.Gücünü sahip olduğu değerlerinden ve de şanlı tarihinden alan Genç Türkiye Cumhuriyetini emanet alan bizler, bu emaneti gelecek nesillerimize manda ve himaye altında bir devlet olarak değil, hür ve bağımsız bir kainat devleti olarak taşımalıyız.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Murat Çabas / diğer yazıları
- Libya uçağı düştü mü, düşürüldü mü? Zamanlama manidar / 25.12.2025
- Terörsüz Türkiye sürecinde raporlar sadece formalite mi? / 24.12.2025
- Deprem mağdurlarının 11. Yargı Paketi'ne itirazı dikkate alınmalı / 23.12.2025
- Ülkemizde çürümüşlük kurumsallaştı! / 20.12.2025
- Şara yönetimi, SDG’nin özerkliğini ‘resmen’ tanıdı / 19.12.2025
- Enflasyon oluşturmadan asgari ücrete gerekli zam yapılabilir / 18.12.2025
- SDG'nin entegrasyonu bize anlatıldığı gibi değil / 17.12.2025
- Teröristbaşı Öcalan’ın talepleri neden gizleniyor? / 16.12.2025
- Asgari ücrete zam, enflasyonun sebebi değil, sonucudur / 13.12.2025
- Kokuşmuşluk her yerde! / 12.12.2025
- Terörsüz Türkiye sürecinde raporlar sadece formalite mi? / 24.12.2025
- Deprem mağdurlarının 11. Yargı Paketi'ne itirazı dikkate alınmalı / 23.12.2025
- Ülkemizde çürümüşlük kurumsallaştı! / 20.12.2025
- Şara yönetimi, SDG’nin özerkliğini ‘resmen’ tanıdı / 19.12.2025
- Enflasyon oluşturmadan asgari ücrete gerekli zam yapılabilir / 18.12.2025
- SDG'nin entegrasyonu bize anlatıldığı gibi değil / 17.12.2025
- Teröristbaşı Öcalan’ın talepleri neden gizleniyor? / 16.12.2025
- Asgari ücrete zam, enflasyonun sebebi değil, sonucudur / 13.12.2025
- Kokuşmuşluk her yerde! / 12.12.2025


















































































