Yeni Hal Yasası ve Milli Ekonomi Modeli
20.11.2018 00:00:00
Geçtiğimiz hafta sonu, fakirin gıdalarından olan soğan pazar tezgahlarında 5 TL olarak yerini aldı. 2,5 TL'den 5 TL'ye çıkarak yüzde 100 artmış oldu.
Pazarcı esnafı soğanın kilosunun yılbaşına kadar 10 lirayı bulacağını söylüyor.
Eğer böyle bir artış olursa, soğan 4 kat zamlanmış ve lüks gıda sınıfına girmiş olacak.
Hükümet, fiyatların gıda fiyatlarının ve buna bağlı da enflasyonun düşürülebilmesi için bir süredir Hal Yasası'nda köklü değişiklikler planlıyordu.
Ticaret Bakanlığı, yaş meyve ve sebze ticaretinin düzenlenmesinde köklü değişiklikler öngören Hal Yasası taslağını hazırladı ve bu taslak önceki gün Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay'a sunuldu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın halcilerle görüşmesinden sonra, taslağa son şekil verilecek ve Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne gönderilecek.
Bu yasa tasarısında;
Ülke genelinde 175 adet bulunan sebze ve meyve hal sayısının 30'a düşürülmesi;
Hallerin kurulması, yönetilmesi ve işletilmesinin Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği koodinasyonuyla gerçekleştirilmesi;
Hal komisyonculuğunun kesin olarak kaldırılması, komisyoncuların tüccar olarak faaliyetlerine devam edebilmesi;
Ürün tasnifi, standartlaşma ve bölgesel ürünlerin markalaşmasını sağlayacak altyapı kurulması;
Üretim bölgelerinde ihtiyaca uygun olarak ürün toplama merkezleri kurulması;
Ve ürün fiyatının üreticiler ve üretici birlikleri tarafından belirlenmesi olarak ifade ediliyor.
Evet, yeni Hal Yasası taslağı bu şekilde…
Yalnız buradaki bazı maddeler özellikle dikkatimizi çekiyor. Örneğin tarladan markete zincirin kısaltılması adına, yapılması planlanan hal komisyonculuğunun devre dışı bırakılması adımı çok tanıdık…
Bu proje 2005 yılında uluslararası bir kongreyle dünyaya tanıtılan, Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş Bey'e ait olan Milli Ekonomi Modeli'nin (MEM) projelerinden biri…
Kitabın 260'ıncı sayfasında proje aynen şöyle ifade ediliyor: "Üretici ile tüketici arasındaki zincir kısaltılarak üreticiye yüksek gelir, tüketiciye ucuz ürün sağlanacak, kooperatiflerden bu amaçla istifade edilerek, Hal Yasası tekrar gözden geçirilecek."
Yine Hükümetin hazırladığı taslakta ifade edilen "ürün fiyatının üreticiler ve üretici birlikleri tarafından belirlenmesi" maddesi de MEM'in tarım projelerinden birisi…
Kitabın 813'üncü sayfasında bu proje şu şekilde ifade edilmektedir:
"Ürün fiyatları, çiftçiler tarafında üretici kooperatifleri üzerinden belirlenecektir. Maliyet hesaplaması dikkate alınarak ürünlerin satış fiyatları belirlenecektir."
Bu noktada şu gerçeğin altını çizmemiz lazım:
Modelin ve Sahibi'nin ismini zikretmeden projelerden bazılarını cımbızla ayıklayarak kendi projemizmiş gibi ortaya koymak asla bir çözüm getirmeyecektir.
Siyasilerimiz "milli para" ve "milli paralarla ticaret" konusunda da benzer bir tavrı ortaya koymuşlardı ve doların ABD Başkanı'nın bir tweetiyle 7 liranın üstüne fırlaması paramızın "milli" olmadığını açıkça ortaya koydu.
Hal Yasası'nda da aynı yanlışlar yapılıyor.
Bugün tarladan markete ürün fiyatlarındaki artışın bir sebebi komisyoncular ve stokçular olabilir ama asıl neden bu değildir. Tarımda üretim girdilerinin tamamına yakını ithaldir, üretim finansı ise bankalardan alınan faizli kredilerle sağlanmaktadır. Yani gıdada asıl enflasyon nedeni ithalat ve borçlanma mantığıdır.
Tarladan markete bir diğer enflasyon sebebi de ulaşım yani nakliyedir ve de her aşamada alınan vergilerdir.
Eğer bu problemler çözülmezse söyler misiniz çiftçi ya da kooperatifler fiyatı nasıl belirleyecek?
Çiftçiler kar elde etmek için üretim maliyetlerinin üstünde bir fiyat koymak zorundalar. Üretim maliyetleri de mevcut koşullarda direkt dolara endeksli…
Paramız, Prof. Dr. Baş'ın ifadesiyle doların tercümesi, tohum, gübre, ilaç vs hepsi ithal… Bu şartlarda çiftçinin belirleyeceği fiyatın içinde bütün bu harici maliyetler var.
Prof. Dr. Haydar Baş'ın Milli Ekonomi Modeli'nin projeleri topyekün bir ekonomik sistemin parçalarıdır. Bu parçalardan birini alıp kapitalizmin yol açtığı bir deliğe yama yapamazsınız. Yaparsanız da hiçbir işe yaramaz.
Kopya çekerek bir şeyler yaparsınız ama tam bir fiyaskoyla sonuçlanır.
MEM'de, emek ve üretim karşılığı milli para devreye konulacak, bu parayla çiftçiye daha tohumunu tarlaya ekmeden önce yüzde 50 avans verilecek.
Tüm girdiler yerli ve milli kaynaklardan sağlanacak, ithalata ve dolara bağımlılık sıfır olacak.
Böylece tarım ürünleri minimum maliyetlerle üretilecek. Ayrıca milli parayla çiftçiye üretim desteği de verilecek. Çiftçi, tarlası ve ürünü devlet eliyle sigortalanacak, hem de bir kuruş pirim alınmadan…
Çiftçi, kooperatifler vasıtasıyla ürün fiyatını işte bu şartlarda belirleyecek.
Üreticiden tüketiciye zincir kısaltılacak.
En büyük maliyetlerden biri olan mazottan tüm vergiler kaldırılacak, nakliye üzerindeki yük kalkacak.
Dolaylı vergiler kaldırılacak; 200 bin TL'nin altında geliri olandan bir kuruş vergi alınmayacak, üzerinde olandan da makul bir vergi alınacak.
Yani MEM'le hem üretici, hem tüketici kazanacak. Devlet de, tarım sektörü katma değeri en yüksek sektör olduğu için senyorajla kazanacak.
Kısacası, yeni Hal Yasası bu haliyle enflasyonu asla düşüremez.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Murat Çabas / diğer yazıları
- ABD Büyükelçisi'nden 'Türkiye-İsrail işbirliği' vurgusu / 04.11.2025
- İmralı ile müzakere süreci: Hayallere karşılık, gerçek tavizler / 01.11.2025
- Et tüketiminde Zimbabve'nin bile gerisindeyiz! / 31.10.2025
- Gebze'de yıkılan binanın bize anlattıkları / 30.10.2025
- PKK, Türkiye’de ‘demokratik entegrasyon’ hedefinde / 29.10.2025
- Birinci vazifemiz, Cumhuriyetimizi ilelebet muhafaza etmektir / 28.10.2025
- Bahçeli’nin Kıbrıs duruşu: 2000 ve 2025 / 25.10.2025
- ABD-İsrail ikilisinin şekillendirdiği Suriye, Türkiye'nin menfaatine değil / 23.10.2025
- Enflasyonda itibarımız yerlerde / 22.10.2025
- 22 Ekim'in 1'nci yılında endişe verici tablo! / 21.10.2025
- İmralı ile müzakere süreci: Hayallere karşılık, gerçek tavizler / 01.11.2025
- Et tüketiminde Zimbabve'nin bile gerisindeyiz! / 31.10.2025
- Gebze'de yıkılan binanın bize anlattıkları / 30.10.2025
- PKK, Türkiye’de ‘demokratik entegrasyon’ hedefinde / 29.10.2025
- Birinci vazifemiz, Cumhuriyetimizi ilelebet muhafaza etmektir / 28.10.2025
- Bahçeli’nin Kıbrıs duruşu: 2000 ve 2025 / 25.10.2025
- ABD-İsrail ikilisinin şekillendirdiği Suriye, Türkiye'nin menfaatine değil / 23.10.2025
- Enflasyonda itibarımız yerlerde / 22.10.2025
- 22 Ekim'in 1'nci yılında endişe verici tablo! / 21.10.2025
