Mustafa Kemal Atatürk'ün Türkiye ve Türk milleti için ne kadar önemli bir birlik harcı olduğunu, vefatının üzerinden 86 yıl geçmesine rağmen hala ona saldırılmasından, iftiralar atılmasından rahatlıkla anlayabiliyoruz. Öyle ya, bir adam dinsizse, kendiyle Rabbi arasındadır, "Bize ne?" dersin, geçersin, sonra da unutulur gider. Ama 86 yıl sonra da hala birileri, "Atatürk dinsizdir" iftirası atıyorsa, burada ciddi bir arka plan vardır ve bu fitnenin üzerine gidilmesi gerekir.
Hoş Geldin Atatürk eserini kaleme alan ve ülkemizin dört bir yanında "Atatürk Vatandır" sempozyumları organize eden Prof. Dr. Haydar Baş, Atatürk'e atılan "dinsiz" iftiralarının Türkiye'yi ve Türk milletini bölme amaçlı olduğunu ve bu projenin arkasında İngiliz ve Yunan istihbaratının olduğunu sürekli vurgulardı.
Prof. Dr. Baş, "Atatürk vatandır, Atatürk bayraktır, Atatürk birleştirici harçtır" diyerek Atatürk'e atılan iftiraların asıl hedefini çok güzel özetlemiştir.
Prof. Dr. Baş'tan, vefatına aylar kala çok önemli bir ölçü öğrenmiştim. Başka arkadaşların da bulunduğu bir ev ortamında, "Arkadaşlar, bir teşkilatın görevi liderini anlatmaktır, çünkü teşkilatı o lider temsil ediyor" demişti. Şimdi bu kıymetli ölçüyü Türkiye geneline uyarlarsak, Türk milletini esaretten, Türk vatanını ise işgallerden kurtaran kurucu liderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk'tür. Ona saldıranlar, iftiralar atanlar bu özelliğinden dolayı O'na saldırmaktadır.
O da bizim gibi bir insan olsaydı, kimse O'nun hakkında iftira atmayacaktı.
İşgale uğramış Osmanlının diğer paşaları ve yöneticileri gibi İngilizlere ve Yunan işgaline boyun eğmiş olsaydı, O'nunla kimse uğraşmayacaktı.
Ama O, 19 Mayıs 1919'da Samsun'a ayak basıp, Milli Mücadele'nin meşalesini yakmayı tercih etti, bu uğurda tüm askeri rütbelerini kaybetti, hakkında tutuklama ve idam kararı verildi, vatan haini ilan edildi ve daha niceleri.
Atatürk, maddi bir takım menfaatler elde etmek için Anadolu'ya çıkmadı, tam tersi, sahip olduğu tüm maddi rütbeleri, hatta hayatını feda ederek Samsun'a çıktı ve Milli Mücadele'nin önderliğini yaptı.
Ve bu mücadelenin nihayetinde, Anadolu coğrafyası düşman işgalinden ve vatan hainlerinden kurtuldu. Bu sebeple O'na akıl almaz iftiralar atanlar asla ve asla O'nun esaretten kurtardıkları olamaz, bilakis O'nun denize döktüklerinden olur.
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Hüseyin Baş'a Youtube kanalında konuk olduğu bir programda Mustafa Kemal Atatürk soruldu ve O'nun verdiği cevaplar gerçekten muhteşemdi. Şimdi özetle bazı cümlelerini aktaralım:
"Hedef Atatürk'le birlikte devletin kurumsal yapısıdır, Atatürk'le birlikte Türk Silahlı kuvvetleridir, Atatürk'le birlikte Misak-ı Milli sınırlarıdır, Atatürk'le birlikte Türk tarihinin kendisidir. Hedef sadece bir Atatürk değil yani adam Atatürk'ü itibarsızlaştırmaya, toplumdan koparmaya çalışırken aslında devleti çökertmeye çalışıyor."
"Atatürk din karşıtı bir insanmış gibi bir propaganda almış başını yürütülüyor. Bunun propagandistlerine baktığınız zaman tamamının bir şekilde İngilizlerle, bir şekilde Yunan istihbaratıyla şurasıyla burasıyla bir bağlantısı olduğunu görüyorsunuz."
"Atatürk aslında Çanakkale cephesinde bütün sömürülen coğrafyalara, bütün hükmedilen insanlara, 'Sizin neredeyse tanrı olarak gördüğünüz İngilizler yenilebilir' mesajını verdi. Bütün dünyada Atatürk bunu yaptıktan sonra İngiliz sömürgeciliği sekteye uğramaya başlıyor. Şimdi bu sömürgeciliği fiziki olarak gerçekleştiremeyen iradeler, Türkiye'de bir anlam karmaşası oluşturmaya başlıyorlar ve Atatürk üzerinden bu iftiralara girmeye başlıyorlar."
"Bir insan düşünün; bir milli mücadele başlatıyor kim için, Türk milleti için. Kim bu Türk milleti, Müslüman bir millet. Bu milli mücadeleyi yapıyor, kazanıyor, Cumhuriyet ilan ediyor. cumhur kim, Müslümanlar. Anadolu'ya bakıyor, dönüyor diyor ki, 'Burada gayrimüslimler var, bunları biz Anadolu'dan yollayalım ve yerlerine Balkanlardaki Müslümanları getirelim. Kimi getiriyor, Müslümanları... Lozan'da Atatürk'e İsmet İnönü üzerinden yükleniyorlar, 'Azınlıklara hak vereceksin' diyorlar. Azınlık kavramını orada bize bizim Kürt vatandaşlarımız üzerinden kurgulamışlar. Buna karşılık Atatürk, 'Kürtler azınlık değildir, bu milletin asli unsurudur, buradaki azınlıklar gayrimüslim unsurlardır' diyor. Şimdi bu adam bunların gözünde dinsiz oluyor, din karşıtı oluyor ama bütün milletin birliğini bozan, bütün milletin inanç yapısını bozan -yani öyle bir Müslümanlık da ortaya konuyor ki Müslümanlıkla uzaktan yakından alakası yok- bunu Müslümanlıkmış gibi insanlara pazarlayan din tüccarları da Müslüman olarak karşımıza çıkıyor. Bu olacak iş değil. Dolayısıyla Atatürk'ün Müslümanlığı bunların hepsine nal toplatır."
"Şimdi Atatürk'ü seven bizi kurtardı diye sever. Sevmeyen niye sevmez? Bu nereden çıktı Samsun'a, niye bizim başımıza iş açtı diye. Türkiye çok verimli topraklara sahip bir Anadolu coğrafyasının üzerine kurulmuş, çok nadide bir ülke. Bu ülkedeki madenin, bu ülkedeki tarımın, bu ülkedeki suyun, bu ülkedeki havanın dünyada neredeyse muadili yok. Böyle bir toprağı sömürmek isteyen irade Atatürk'ü sevemez. Kavga da buradan geliyor. Bu kaynak kavgası. Bugün Gazze'de gördüğünüz sadece din kavgası değil Doğu Akdeniz'e hükmetme kavgası, Doğu Akdeniz'deki petrolü, doğalgazı kendi lehine kullanma kavgası. Bu kaynak kavgaları bin yıllardır sürdü geliyor."
- ‘İsrail vahşetinin karşısında şimdi kim duracak?’ / 01.10.2024
- Türkiye için yeni bir işgal planı devrede / 28.09.2024
- İsrail’in hedefi Gazze ve Lübnan’la sınırlı değil / 27.09.2024
- Çözümün tek adresi BTP 23 yaşında / 25.09.2024
- Suriye ile normalleşmek çözüm ama AKP yapar mı? / 24.09.2024
- ‘Laiklik inandığımızı yaşayabildiğimiz düzendir’ / 21.09.2024
- İsrail’in Lübnan’da yaptığı: Siber devlet terörü / 20.09.2024
- Schengen askıda, AB çatırdıyor / 18.09.2024
- ‘Atatürk'ün Müslümanlığı bunların hepsine nal toplatır’ / 17.09.2024